AKP iktidarı kamu emekçilerinin yıllardır girdirilmeyen sorunlarını eksik ve bildik anlayışıyla gündemine almaya başladı. Ancak ülkemizdeki, ekonomik veriler her geçen gün daha da kötüye gitmektedir. Enflasyon hızla artmakta, ekonomik kriz derinleşmektedir.

AKP’nin 20 yıllık iktidarının sonucu 8 ayrı Milli Eğitim Bakanı değiştirilmiş ve eğitim yapboza dönüştürülmüştür. Öğretmenlik Meslek Kanunu adı altında eğitimciler arasında ayrımcılık yapılmaktadır. Öğretmenleri iyi ve kötü öğretmen olarak ayrıştırmaktadır.  Eğitim emekçilerinin mesleki onurunu ve itibarını zedelemektedir. Öğretmenliğe en çok zarar veren, onu en çok değersizleştiren iktidarın böyle bir meslek kanunu çıkarmasını kabul etmiyoruz.

Kamu çalışanlarına ve emeklilerine 6. Dönem Sözde Toplu Sözleşme görüşmelerinde  2022’de % 5+7, 2023’de ise % 8+6 ve enflasyon farkı verildi ancak yıl bitmeden 2 yıllık zamlar çoktan eridiği.

Kamu emekçilerini toplu sözleşmelerde yüzdelik zam köleliğine mahkum edenler bugün ki enflasyon karşısında çaresizlik içerisinde olduklarının farkındayız.

Kasımda enflasyonu TÜİK'e göre % 3,51; Birleşik Kamu-İş Kamu-Ar’a göre % 8, ENAG'a göre ise % 9,91 arttı.  TÜİK yıllık enflasyonu % 21,31 olarak açıkladı, Birleşik Kamu-İş Kamu-Ar %51, ENAG'a göre ise bu oran % 58,65’tir.

Dün meclis genel kurulunda kabul edilen; doktorların maaşlarına 2500-5000 TL ve öğretmenlerin maaşlarına 1000-2000 TL zam yapılması ve daha da ötesinde yılbaşı zammından önce bütün kamu çalışanlarının maaşlarına %20 zam yapılacağı söylentisi dolaşmaktadır. 

AKP iktidarı kamu emekçilerinin hızlıca desteğini kaybetmektedir. İktidar çekinerek ve sessiz sedasız bir enflasyon karşısında kamu emekçilerinin gönlünü almaya çalışmaktadır. 

İktidar ve yandaş sendikalar ortaklığı ile imzalanan ve gelecek uzun yıllar boyunca kamu emekçilerinin nezdinde satış sözleşmesi olarak kabul edilecek olan 6.dönem “toplu sözleşmesin’den’’ iktidar geri adım atmak istemektedir.  Bu geri adımın ifadesi  açık ve nettir; “evet biz kamu emekçilerini açlığa ve yoksulluğa mahkûm ettik’’.

Türkiye’de kamu emekçilerinin ekonomik ve sosyal haklarındaki iyileştirmelerin belirlendiği tek yer toplu sözleşme masasıdır. Bu masanın nasıl toplandığı, nasıl kararlar alındığı, kimler tarafından nasıl manipüle edildiği, kamu emekçilerinin nasıl satıldığı zaten herkesin malumudur.

Kamu emekçilerini enflasyona karşı ezdirenler göstermelik zamlarla sonuç alamayacaktır. Esas mesele bu yapılan zamlar ile mevcut siyasi iktidar, kamu kesiminin toplu sözleşmesini tek taraflı ortadan kaldırmıştır. Bir nevi ülkede ki gerçek enflasyonun hâlihazırda açıklanan verilere kendisinin de güvenmediğini göstermiştir.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak bizlere düşen ise hükümetin maskesini düşürmek, demokratik bir toplu sözleşme mücadelesini yükseltmek ve her şeyden önemlisi ise emekçilerin sırtında artık bir kambura dönüşmüş bu siyasi iktidardan kurtulmak için tüm emekçiler olarak birlikte mücadele etmektir.