Yüzümde tebessümlerle uyanıyorum.Başımı çevirmeden göz ucuyla bakıyorum baş ucumdaki saate : 06:58…Günün ilk ışıkları süzülüyor perdenin kenarlarından.Gözlerim dört dönüyor odanın lôş görüntüsünde.Günü “günaydın” lıyorum… ”sobe”liyorum sabahı.Bir çırpıda atarken yorganı üzerimden gözlerin değiyor gözlerime hayat…”Yine bir gün,yeni bir gün” diyorum  ve doğruca lavaboya… ”su”ya ceza veriyorum,onu gülücüklerimle karıştırarak , defalarca yüzüme çarpıyorum…O da,damla damla ve gülücüklerle yüzümü terk ederek ,karşılık veriyor bana.Aynaya ilişiyor gözlerim bir an.Aynada hep gülen çehrem…Anlamsız çoban ıslığım eşliğinde kırlaşmış saçlarımı tararken kendimle şakalaşıyorummmm…Eğilip “hoh”luyorum aynayı ve buğusuna “seni Özlüyorummmm” yazıyorum.Başımı sağa sola sallayarak şarkı mırıldanıyorum; üstümü giyerken…. Boy aynasında kendimi süzerken son kez öpücükler ve eller sallıyorum kendime.Tatlı bir kapı kapanışı ve estetik bir düğmeye basışşş.Ve işte asansör…Caddedeyim.Sağa sola gülücükler,selamlar dağıtarak biniyorum dolmuşa..Fonda Suavi: “bilmelisin” şarkısını seslendiriyor. ”Bilmelisin,bilmelisin ümitsizlik yokkkk” diyor…Muştular sunuyor demet demet gönüllere.İçimde yıldız yıldız umuda filizler sürgün veriyor ..maSmaviiii...Uumut mavisi filizler… Hayat…Hayat sen her şeye rağmen güzelsinnnnn…Her şeye rağmennnn…Bana değen bu elin lütfen,lütfen umutsuz olanlara da değsinnn…Ha.olur mu ?? …Ha olur mu ??…

Değsinnnn !!! Gül gülücüklerle öpüyor,öpüyorum herkesi,Her şeyi…Çocuk mâsumiyetiyle…