Sen yüzünü bana dönünce,yüzün yastıkta ve saçların dağınıkken,cüret ettim ve sana baktım.Aşkla büyülenmiş gibi ve korkuyla…Gözlerini açarsın da gün ışığından ürkersin diye Güvercinim.Ama belki bu gün şafak sökmez,tan ağarmaz ve gün ışığı olmazsa,uyanamaz ve bakışlarımı yakalayamazsın.

Duvar. Duvardaki delik şimdi loş bir ışık saçıyor.Hava yağmurlu.Mavi ve gri…Kalkıp yanından usulca,mutfağa geçip çay suyunu koyuyorum ocağa.

Kahır..Dünya kahır.Hep kahır.

Hüzün sessiz bir köşede veda barındırıyordu.

HER ŞEY… 

Bu dünyanın özüyle ilgili en iyi kısmı kaçırdım:hayatımı paylaştığım kısmını…Çoğu kez tükettim kendimi.Üzgünüm.Benimle bağdaştırdığın bir kelime düşün. Herhangi bir kelime…Ve oradan başla beni yeniden çözmeye.Başka şeyleri düşünme.Ona odaklan.Bazen ciddi yardımcı olur o tek kelime sana. Sonra elimi tut.

Yoksa,mâsumların çığlıklarının gecenin karanlığında kaybolduğu gibi,bende kaybolurum.

Her şey gidiyor

Her şey gözden kayboluyor

Bir an gerçek dünyadayım,bir an rüyada

Bu kelimeler kalbimdeki taşlar gibi ağır