Cumhuriyet tarihinin en büyük işçi katliamının yaşandığı Soma’da, acılar tazeliğini korumaktadır. Çünkü 301 işçinin hayatını kaybettiği, yüzlerce işçinin yaralandığı, çocukların babasız, kadınların eşsiz, anne-babaların evlatsız kaldığı bu katliamın hesabı sorulmadı, yaralar hala sarılmadı ve kurtulan madenciler ile hayatını kaybeden madencilerin aileleri mağdur durumda bırakıldı.

Zor olan, Soma faciasının üzerinde sekiz yıl geçmesine rağmen sorumlular cezalandırılmadı. Bu da yetmezmiş gibi acılı ailelerin gönüllü avukatlığını üstlenen Can Atalay ve Selçuk Kozağaçlı’nın cezaevinde olması, hukukun içinde bulunduğu içler acısı durumun göstergesidir.

Yakınlarını kaybeden madenci aileleri, sorumluların cezalandırılmamasına büyük tepki duymaktadır. Çünkü madenci ailelerinin acıları bu nedenle kabuk bağlamamaktadır.

Emperyalistlerin kar hırsından dolayı maden ocaklarını özelleştiren, denetimsiz bırakan, taşeronlaştırma sistemini hayata geçiren AKP iktidarı, yaşanan bu kazaların ve katliamların birinci derecede sorumlusudur.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak; sekiz yıl önce Soma’da  cinayete kurban  giden 301 emekçimizin, aileleri ve yakınlarının acıları önünde saygıyla eğiliyoruz.