Van Gölü’nün su seviyesinin düşmesi, gölün derinliklerinde yatan tarihi yapıların gün yüzüne çıkmasına neden oluyor. Bitlis’in Ahlat ilçesine 18 kilometre mesafedeki kıyı şeridinde bulunan bir adacık çevresinde, su altında kalmış yapı kalıntıları daha belirgin hale gelirken, bu kalıntıların Urartular dönemine ait olabileceği tahmin ediliyor. Göl seviyesindeki azalma, tarih ve kültür açısından büyük önem taşıyan yapıları görünür hale getiriyor.

Küresel Isınmanın ve Kuraklığın Etkisi: Van Gölü’nde Su Seviyesi Azalıyor

Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necmettin Elmastaş, Van Gölü Havzası’ndaki su seviyesinin küresel ısınma ve azalan yağışlar nedeniyle düştüğünü belirtti. Elmastaş, su altında ortaya çıkan tarihi kalıntılar için tarihçilerin ve uzmanların araştırmalar yapması gerektiğini vurguladı. Prof. Dr. Elmastaş, “Bu tür yapılar göl seviyesinin daha önce düşük olduğu dönemlerden kalma olabilir. Burada tarihlendirme ve detaylı araştırmalar yapılması gerekiyor” dedi.

Yukarı Deniz Derneği Başkanı Cumali Birol: “Bu Nokta Zaten Biliniyordu”

Adilcevaz Yukarı Deniz Derneği Başkanı Cumali Birol ise su altındaki yapıların daha önce de bilindiğini ifade etti. Birol, “Bu bölgeyi yıllar önce su altı çekimleriyle görüntüledik. Van Gölü Havzası, geçmiş medeniyetlerin izlerini taşıyan bir alandır. Urartulardan Selçuklulara kadar birçok medeniyetin yaşam izi göl altında mevcuttur” diye konuştu. Ayrıca, su seviyesinin düşmesiyle birlikte ortaya çıkan bu kalıntıların korunmasının önemini vurgulayan Birol, su altındaki gizemlerin araştırılması için Konya Selçuklu Üniversitesi Su Altı Arkeoloji Bölümü uzmanlarını inceleme yapmaya davet etti.

Ahlat’ta otomobil takla attı: 1 yaralı Ahlat’ta otomobil takla attı: 1 yaralı

O Gölün Çekilmesiyle Bir Tarih Ortaya Çıktı (1)

Göl Altındaki Tarihi Yapılar ve Yaşam İzleri

Van Gölü’nün çekilmesiyle kıyıda belirgin hale gelen yapıların arasında yollar, sütunlar, dibekler ve eski yerleşim izleri göze çarpıyor. Gölde daha önce yapılan dalışlar sırasında su altında evler, bahçeler ve hatta yuvarlak taş tekerleğe benzeyen yapılar tespit edilmişti. Kültürel değerler açısından büyük öneme sahip olan bu kalıntılar, Türkiye’nin tarihi mirası olarak korunmaya değer görülüyor.

Kaynak: iha