TUİK verileri her ne kadar iyiye gidiyor göstermeye çalışsa da mevcut veriler yoksulluğun ve işsizliğin her geçen gün daha da arttığını göstermektedir. Tüketici Hakları derneğinin araştırmalarına göre ülkemizde 51 milyon 600 bin kişi açlık sınırının altında yaşarken, 32 milyon 150 bin kişi ise yoksulluk sınırın altında zor koşullarda yaşamını sürdürmeye devam ediyor. Bu veriler anayasa ile koruma altında olan sosyal devlet ilkesini açıkça çiğnendiğini ve uygulanmadığını gösteriyor.
Türkiye’de önemli coğrafi koşullara sahip iki ucunda Bafra ve Çarşamba ovaları bulunan Samsun ilimiz ise yoksulluk sıralamalarında üst sıralarda yer alıyor. TUİK verilerine göre, Samsun ili kişi başına düşen yıllık milli gelir 13.68 dolar ile 35. sırada yer alıyor. Bölgemizde medyan gelirinin yüzde 50 si için yoksulluk oranı 11,3 ile yoksulluk alt limiti 16.601 tl oluyor. Bu verimli topraklarla çevrili bu kentte yoksulluk oranının bu denli yüksek olmasının, yaşam pahalılığının gittikçe artmasının sebebi yanlış yöneticilerin yanlış politikalarıdır. Buradan Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir’e sesleniyorum; Rant odaklı marina projeleri yapmak yerine, Samsun’a hiç faydası olmayan projelerle uğraşmayı bırakın. Samsun’a faydalı, istihdam olanaklarının artacağı projeler ile uğraşın. Geleceğimizi emanet ettiğimiz gençlerin işsizlik sorunlarını çözün. Belli başlı kişilerin değil Samsun halkının çıkarlarını gözeten işler yapın. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak, şehrimizin yararına olmayan kararların karşısında durmaya ve kentin sorunlarını dile getirmeye devam edeceğiz. Yoksulluğa karşı mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Türkiye’nin ve Samsun’un yoksullukla karşı karşıya olduğu gerçeğini göz ardı etmeyeceğiz. Samsun’u yoksullukla mücadelede örnek bir şehir haline getirmek için elimizden geleni yapacağız. Buradan Samsun’un yöneticilerine yoksulluk ile mücadelenin, bir insanlık görevi olduğunu hatırlatmak istiyoruz.
