Dünyada covid-19 pandemisinden etkilenmeyen ülke kalmadı. Bu etki hem sosyal hem de ekonomik hayatta dramatik değişikliklere yol açtı. İki yılı bile bulmayan bu süreç içinde milyonlarca kişi hayatını kaybetti. Halen ülkemizde her gün bir uçak dolusu insan ölüyor. Düşünün bir kere her gün bir uçak düşse, tepkiniz ne olur? Sebebi nedir diye düşünürsünüz. Aman acilen bir önlem alınsın dersiniz.  Sonunda acil bir önlem alınır. Bu önlem hakikaten de uçağın düşmesini engelleyecek bir önlemdir. Ancak aradan bazıları çıkar ve bu önleme karşıt fikir geliştirmeye çalışır. Bunun için de bulduğu en önemli bahane önlemin çok hızlı geliştirildiği ile ilgilidir. Her gün düşen uçakları bu kazalardan kurtaracak tedbirin en az 4 yıl denenmiş olması gerektiğini savunur. Düşünsenize 4 yıl boyunca her gün bir uçak düşmeye devam edecek. 365x4 ‘den siz hesap edin artık toplam kaç kişi daha ölecek.

Bu kişilerin diğer bir iddiası da bu önlem nedeniyle uçağın yolculuk esnasında sallanıyor olmasıdır. Bundan yola çıkarak yolcuların midesinin bulanacağını dolayısıyla da bu önlemin onları hasta edeceğini iddia eder. Bu sebeple aslında sadece yolculuk boyunca süren hatta o da her zaman olmayan ama olduğunda da hemen yolculuk sonrasında geçen bir rahatsızlık nedeniyle hayat kurtaran bu teknik önleme karşı çıkar. Bunların arasında sözde insan sağlığı ile ilgilendiğini iddia edenler de vardır. Bu olaydan maddi çıkar sağlamak isteyen bu tipler insanlara kendi sattıkları ürünlerle sağlam ve hayatta kalacaklarını öne sürerler. Örneğin kemikleri güçlendirdiğini bu takviyeleri alanların daha dayanıklı olacağını söylerler. Oysa uçak düştükten sonra kemikler istediği kadar sağlam olsun ne fark eder ki. Ayrıca şunu da bilmelisiniz ki bu kişilerin fikir yürüttükleri bu konu hakkında hiçbir uzmanlıkları yoktur ve onların böylesi garip fikirleri de muhakeme yeteneği tam gelişmemiş kafası karışık bazı yolcular tarafından da maalesef haklı gibi algılanır. Böylece onlar da bu önlemlere karşı çıkar. Yetkililerden bu tedbirleri uygulamamalarını talep ederler. Sonuçta da ne yazık ki tam tedbir alınmamış uçağa binen ama tedbir alınmasını destekleyen kişiler de kurunun yanında yaş da yanar misali uçağın düşmesiyle hayatlarını kaybederler.

Bu verdiğim örnekte kimleri ve hangi konuyu kastettiğimi tahmin ediyorum anlamışsınızdır. Uçağı düşüren sebep Kovid-19, alınan teknik önlem aşı, bu önleme karşı çıkanlar da malum aşı karşıtları. Hiçbiri bu konu hakkında birer uzman değil. Ne bilimden ne aşıdan, ne de halk sağlığından anlıyorlar. Maalesef ki meslektaş demeye dilim varmıyor ancak bu kişilerin bir kısmı da tıp fakültesinde okumuş. Bu salgından kar sağlamak üzerine rant peşinde koşan bu kişiler aşı olmayın, ama Kovid olun gelin benim sattığım takviyeleri kullanın diyor. Kolayca ve çok ucuza bulunabilecek vitaminleri on katı hatta yüz katı fiyata satıp bunlardan kar elde etme peşinde koşuyorlar. Maalesef ki bazı insanlar da buna inanıyor. Oysa bu mikrop vücudunuza girmişse ve iyice hastalık ilerlemişse isterse D vitamininiz tavan yapsın, her gün C vitamini havuzunda yüzün bir şey fark etmez. Eğer virüs yükünüz fazlaysa, ilaçlarınızı doğru kullanmadıysanız, zamanında PCR testi yaptırıp teşhisin hemen vaktinde konulmasını sağlamadıysanız hastalık akciğerlere kolayca inebiliyor. İşte burada hemen kortizon tedavisine de başlayıp konunun esas uzmanı olan kişiler yani bir göğüs hastalıkları uzmanı ya da enfeksiyon hastalıkları uzmanı sizi tedavi etmiyor da piyasadaki bu takviyeci “doktor”ların eline düştüyseniz büyük tehlikedesiniz demektir. Biz akciğer tomografilerinde bir günden ertesi güne hastalığın tüm akciğeri kaplayıp doğruca o hastayı yoğun bakıma götürdüğünü birçok kez gözlemledik. Yani uçak düşerse önlem karşıtı bu insanların söylediği takviyeleri istediğiniz kadar almış olun vücudunuz istediğiniz kadar sağlam olsun hiçbir şekilde fayda etmeyeceği gibi yoğun bakıma düştüğünüzde virüs tüm akciğerlerinizi kaplamışsa alacağınız bu takviyelerle de bir şey fark etmeyecektir. Her ikisinde de sonuç çok acı ama en acısı da uçak örneğinde bu insanlar yüzünden bilinçli olup da önlem alınmasını isteyen insanların da aynı uçakla düşüp ölmesi. Neyse ki bizim gerçek hayattaki olayımızda aşılarını olanlar ölmüyor. Ancak her gün bir uçak dolusu insan bu hastalık yüzünden hayatını kaybediyor. Bu şekilde hayatını kaybeden insanları da büyük ölçüde işte bu aşı karşıtları ve de onlara bütün saflıklarıyla inanan insanlar oluşturuyor.

Pandeminin sebep olduğu ölümlerin yanı sıra çok ağır yaralar açan başka yüzleri de var. Bu salgın sosyal hayatımızı etkiledi, eğitim hayatımızı etkiledi, ekonomiyi etkiledi. Tüm bu etkileri de olumsuz yönde ve inanılmaz büyük boyutlarda, senelerce sürecek, izi kalacak etkiler.

Aslında hepimiz aynı uçaktayız.   Bu uçak düşerse hepimiz düşeriz. Bu düşüşte aşısını yaptırmış olanlar ölmüyor. Ama onlar da yaralanıyor. Zarar görüyor. Aynı travmayı yaşıyor. Bunun diğer bir genel tarifi “hepimiz aynı gemideyiz”. Gemi batarsa hepimiz batarız. Ülke ekonomimiz kötü giderse hepimiz etkileniriz. Bugün okula yüz yüze öğretime başlayan çocuklarımıza başarılar diliyorum. Hayırlı uğurlu olsun. Dilerim okullarımız bir daha hiç kapanmasın. Çocuklarımız okula gidemezse hepimizin geleceği, ülkemizin geleceği zarar görür. Bu pandeminin bitmesi için aşılanmak gerekiyor ve hepimiz buna uymalıyız.