İnsan hayatını hiçe sayan rant eksenli yapılaşma, denetimsizlik ve seçim şekeri gibi dağıtılan imar afları nedeniyle büyük bir felakete dönüşen depremin yaralarını sarmakta yetersiz kalan iktidar, gücünü iyileştirmeler için değil bu eksikliklere dikkat çekenlere karşı kullanmaya devam etmektedir.
Yıllardır ödenen deprem vergilerini, devletin afetle ilgili kurumlarının faaliyetlerini soran yurttaşlar en üst makam tarafından ve en üst perdeden hakarete maruz kalırken, deprem bölgesinde yaşananlara dair habercilik yapan muhalif basın da iktidarın hedefi haline gelmiştir.
Uzun süredir bağımsız bir devlet kurumundan çok iktidarın medyadaki sopası gibi çalışan RTÜK'ün Halk TV'ye ve Tele 1'e yüzde 5 para cezası, 5 kez de program durdurma cezası; Fox'ta Orta Sayfa ile Halk TV'de Halk Meydanı programına yüzde 3'er para cezası kesmesi, bardağı taşıran son damla olmuştur.
Bu antidemokratik cezalara “özgürce kanaat oluşunu engelleme” gibi bir gerekçe gösterilerek ise hem aklımızla alay edilmiş, hem de pişkinliğin ne kadar uçsuz olduğu gösterilmiştir.
Depremzedelerin feryadı yurttaşların tamamına ulaşılmasın diye medyada ele geçirdiği kurumlara “canlı yayınla sokak röportajları yapmayın” diye talimat veren, insanların yardımlaşma/dayanışma için bir araç olarak kullandığı sosyal medyayı donduran iktidar, ele geçiremediği medyayı ise cezalarla ve baskılarla yıldırmak istemektedir. 
Unutmamak gerekir ki bu antidemokratik uygulamalar sadece basın özgürlüğüne değil, halkın haber alma hakkına ve ifade özgürlüğüne de darbe niteliğindedir.
Her zaman demokrasiden ve demokratik haklardan yana olan Eğitim-İş olarak altını çiziyoruz: Özgür basını baskılarla susturamazsınız! Halkın haber alma hakkını keyfi müdahalelerle budayamazsınız! Bilgi çağında ekranı karartamaz, kaleme kelepçe vuramazsınız! Cumhuriyet’in bir asırlık demokrasi kültürünü hiçe sayamazsınız! 
Bu antidemokratik ceza ve yaptırımların derhal geri çekilmesi gerektiği konusunda uyarıyor, sendika olarak her zaman dayanışma içinde olduğumuz özgür basının şimdi her zamankinden fazla yanında olduğumuzu vurguluyoruz.