Kitap fuarlarının önemine üzerinde durmadan önce,tarihi gelişimine kısaca değineyim:

 Kitap fuarlarının tarihi neredeyse basılı kitapların tarihi kadar eski; kitaplar matbaadan çıkar çıkmaz fuar alanına taşınmış. Gutenberg’in matbaayı keşfettiği Mainz şehrinin yanı başındaki Frankfurt’ta, henüz internet yokken de bilginin paylaşılmaya meyilli olmasından olsa gerek, 15. Yüzyılın sonunda Avrupa’da yaklaşık 1000 matbaanın olduğu dönemde başlamış ilk kitap fuarı.  Ancak Aydınlanma döneminde oldukça önemli bir şehir olan Leibzig’de düzenlenen kitap fuarı 1632’den başlayarak uzun bir süre için Frankfurt’u gölgede bıraksa da İkinci Dünya Savaşı sonrası yeniden öne çıkan Fuar 1949’dan beri uluslararası nitelik taşıyor ve yayıncılık dünyası için en önemli fuar olma özelliğini sürdürüyor.

  Türkiye’de kitap fuarları ise 12 Eylül’ün ardından kitap okumakla hava atmanın pek cazip olmadığı yıllarda yaygın kitap alerjisine karşı 28 yayınevinin bir araya gelmesiyle Tüyap Ticaret Merkezi’nde başladı. 5 yılın ardından popülerleşeceği Taksim Tepebaşı’ndaki binaya geçen fuar, 2002 yılına kadar burada düzenlendi. 2002 yılında ise fuarın organizatörü TÜYAP’ın (Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş.) Beylikdüzü’ndeki yeni Fuar ve Kongre Merkezi’ne taşındı.